29 Nisan 2010 Perşembe

Çok tuhafım!

Efendim,şimdi bizim bir komşumuzun (itiraf edeyim ki kendisini hiç tanımıyorum) evi yanmış,bunun üzerine o dökük evde kalırken kendini sigaradan yakmış. Bunun üzerine Tıp Fakültesine kaldırılmış ve buralarda hep babam ilgilendi.

Şimdi efendim,adamcağız hastaneden çıktıktan sonra evine gitmiş. Islak döşekte kıvrılmış,4 bir yanı açık olan yerde yatıyormuş. Ne kadar acı bir durum. Bunun üzerine babam gittiğinde (yeni haber verilmişti) üşüdüm demiş. Babam da dayanamamış,bizim alttaki dükkana yatırdı kendisini.

Ayıp olmasın ama kendisi yoksulluktan aklından olacak dereceye gelmiş,yani hafif sallantıları oluyormuş babamın dediğine göre. Ama bence gayet iyi,babamın anlattıklarına göre. Neyse şimdi bizim altımızdaki dükkanda kalıyor ama hep de orada kalacak değil.
Ne yapalım anlayamadım.

Orada kalsın,başımla beraber,ne olacak sonuçta ama bizim de her an evi verme gibi planlarımız var. Babam yeğenlerini falan aradığında salak salak davranıyorlarmış.

Çok kötüyüm,o aşağıda belki keyfi çok rahat ama ben yine de onu düşünüyorum.
Babam eski yattığı yere göre orası villa diyor,bir de ısınsın diye karşısına ufo koymuş canım babam :) Rahatı yerindeymiş şimdi. Isındım diyormuş,rahatlamış.

Çok üzülünce biraz kasıyorum yazıda. Çok üzüldüm gerçekten. Ne yapmalı?


19 Nisan 2010 Pazartesi

İçimde bir buruk acı var!


Bugün sevgili annem ve yeğenim evdeki "Pamuk" adlı kuşumuzu uçurmayı başarmışlar.
Önceleri onu pek sevmesem de sonradan canım gibi bağlandım.
Şimdi ise çok özlüyorum onu ...

Daha fazla yazamıyacağım,çünkü gözyaşlarımı tutamıyorum.

İnşallah geri gelirsin be pamuk :(

17 Nisan 2010 Cumartesi

Başarısızlıklar Silsilesi


Başarısızlıklar Silsilesi

Neden böyle bir başlık attın diyebilirsiniz,çekinmeyin. Lakin gerçekten hayatta karşıma çıkan başarısızlıklar ve aşamadığım engelleri yazıp sizlerden öğütler,kısa kısa nasihatler almak istiyorum.

Neden Başaramıyorum?

Bu yazarın sahibesi sevgili yazar hanım neden başaramıyor? Bunun en büyük sebebi "üşengeçlik" , diğer bir sebebi ise "beyni kandıramama" durumu...

"Üşengeçlik" hakkında gerçekten yapacak birşey bulamıyorum,çünkü bu bir hastalık. Birşeyler planlayıp planlayıp ertesi gün üşengeçlik yüzünden yapamıyorum. 2 adım atmak zor geliyor bana. Evet kabul ediyorum ben çok üşengeçim.

"Beyni kandıramama" durumunu ise şu şekilde açabilirim;

Eğer birşeylerde başarılı olmak istiyorsanız fakat toplum buna inanmıyor ve sizin benliğinizde inananmama dürtüsü oluşturuyor fakat siz buna inanmak istiyorsanız olay beyni kandırmaktan geçiyor. [Çok geçişli cümle :D]

Beyni kandırma meselesi bazı durumlarda çok işime yarıyor fakat buna çok ihtiyacım olduğu dönemlerde pek bir işe yaramıyor.

Dün Astral seyahate çıkmak için beyni kandırmak gerekiyordu. Yapamadım,uyumuşum!

Bir diğer mesele ise tezcanlılığım. O daldan o dala sıçrayıp,bu konu yüzünden çok kurs bırakmışlığım var. Hemen sıkılıveriyorum.
Siz bana bu iş 2 gün içinde bitecek ama mükemmel olacak deyin yaparım, lakin siz bana bu iş 1 ay içinde bitecek yavaş yavaş yapılacak ve mükemmel olacak deyin o iş çok vasat olur. Anlatmak istediğim tam da bu...

Hayır tamam biliyorum,herşeyin farkındayım,ukalalık olacak kahretsin ama çok da zekiyim elhamdülillah :P

Ama yok,bir işte tutunamıyorum.
Takı,saz,telekinezi,hidrokinezi,makyaj,saç gibi daldan dala zıpladığım için bir konuda tutunup blog yazmam da imkansız oluyor,çat pat idare ediyorum.

Ah,bir de takıntılar konusu var ki ona hiç girmiyeceğim :)
İyi geceler,rüyanızda beni görün ...



00.35 - 00.41

15 Nisan 2010 Perşembe

Ata'm!


1-Che Guevara, 1967 yılında Bolivya’da yakalanıp öldürüldüğünde sırt çantasından; “Atatürk’ün Büyük NUTKU’nun” çıktığını...”
2- Fidel Castro nun:12 Mayıs 1961 tarihinde Havana'da görevli genç Türkiye diplomatı Bilal Şimşir'den ABD NİN BİLGİSİ OLMAMASI şartıyla "Atatürk'ün Büyük Nutuk Kitabını" istediğini... Ve: "Devrimci M.Kemal ATATÜRK varken, Türk gençleri neden kendilerine başka önder arıyorlar?" dediğini,
3- 1935'teki Uzun Yürüyüş öncesinde Şankay Meydanı'nda toplanan binlerce Çinliye seslenen Mao'nun ilk sözlerinin : "Ben, Çin'in Atatürk'üyüm. ."olduğunu,
4- Yunan başkomutanı Trikopis`in, hiçbir zorlama ve baskı olmadan her Cumhuriyet bayramında Atina'daki Türk büyükelçiliğine giderek, Atatürk`ün resminin önüne geçtiğini ve saygı duruşunda bulunduğunu,
5- 1938'de, General McArthur'un en zor, en problemli, en buhranlı döneminde,danışman, senatör ve bakanlarından oluşan yüz yirmiden fazla kişiye; "Şu anda hiçbirinizi değil, büyük istidadı ile Mustafa Kemal'i görmek için neler vermezdim" dediğini,
6- 1938'de Ata`nın ölümünde Tahran gazetesinde yayınlanan bir şiirde;"Allah bir ülkeye yardım etmek isterse, onun elinden tutmak isterse başına Mustafa Kemal gibi lider getirir" denildiğini veee..
7- 2006'da ise AB Uyum yasaları gereğince devlet dairelerinden Atatürk resimlerinin kaldırılmasının istendiğini, biliyor muydunuz?

AB'ye kafam girsin!

14 Nisan 2010 Çarşamba

Kısa kısa.


Bu afişi gördüğümde bir mutlu son daha olacak ama önümüze yeni çizgi filmler çıkıcak bunun sonucunda diye sevindim. Çünkü şirek sıkmaya başladı artık. Hep aynı hikayeler falan :)
Ama ne olursa olsun çocuk ruhum ağır basıyor ve izliyorum. İzledikten sonra da büyük bir keyif alıyorum. Psikopat mıyım neyim?

-Psi-Ball yapabiliyorum. İnanılmaz zevkli bir olay. Ah o psi-ball'ı bi' fırlatmayı öğrensem :)

-Ruhsal dünyamda yolculuğa çıktım. "Yapamam" demiyorum artık... Özellikle kendi içimdeki hastalıklara karşı. Şu yaptığım zamanla bir etkili olsun,sizlere de anlatıcam nasıl yaptığımı. Duru görünüz olucam sizin :) Şifa dağıtıcam :)

-Psi-wheel'i yaptım fakat, pek kasamadım. Bir kere oldu,ondan sonra tık yok :D Zaten kolaymış ki :P

*Not: Bütün terimleri internetten tek tek araştırabilirsiniz. Ki sırf bunun için yazmadım. Ruhsal yolculuğa çıkmak isterseniz diye :P


-Vay,şimdi bir video seyrettim,nasıl atılacağını da öğrenmiş bulundum.
Neyse efendim :)
Şimdilik yazacaklarım bu kadar,iyi geceler diliyorum hepinize :)

23.40


10 Nisan 2010 Cumartesi

Inglot Freedom Shadow 2


Yine Inglot'tan alınan mavi ve pembe farları tanıyacağız bugün :)


Renkleri olduğu gibi yansıtmaya çalıştım. Flaşın yansıması olmasaymış birebir olacakmış,öyle düşünün :)

Pembe far kesinlikle koyu bir pembe. Halk arası tabiriyle "çingene" pembesi bir renk. Sedefli bir far. Yapısı gayet güzel,far fırçasıyla çok uyumlu,güzel dağıtılıyor :)
Renk : 755S2

Mavi Far mavi yazının renginde bir far... Pembe için söylediklerim bunun için de geçerli... Bu da sedefli bir far,içinde hafif ışıltıları var.
Ayrıca ikisi de çok kalıcı...
Sarı far gibi ;)
Renk: 431

Swatch'ları ise şöyle :)


Takipte kalın :)

Aslı:)
14.30

Inglot Freedom Shadow :)


Merhabalar :)
Uzun bir aradan sonra sizlere çok önce aldığım Inglot paletimdeki sarı farı yani 768S6 numaralı farımı tanıtmak istiyorum ...
Inglot'taki indirimden almıştım 5.5 Tl'ye... Gerçekten bu kalite için komik bir fiyat.

Farımızın içinde çok güzel ve çok hafif ışıltılar var resimden de anlaşıldığı üzere :)
Farın boyutu çok devasa görünmüş fakat farım 1 TL'nin köşelisi olarak düşünülebilir hiç almayanlar için :)

Dün swatch almak için elimin üzerinde denedim ve yıkamadım :)
Sabah kalktığımda hala yerli yerindeydi :)
Ben bunu çok sevdim:)
Şimdi paletimdeki parçalanmayan diğer renklerimi de tanıtıp sabunlara geçeceğim :)
Takipte kalın :)

29 Nisan 2010 Perşembe

Çok tuhafım!

Efendim,şimdi bizim bir komşumuzun (itiraf edeyim ki kendisini hiç tanımıyorum) evi yanmış,bunun üzerine o dökük evde kalırken kendini sigaradan yakmış. Bunun üzerine Tıp Fakültesine kaldırılmış ve buralarda hep babam ilgilendi.

Şimdi efendim,adamcağız hastaneden çıktıktan sonra evine gitmiş. Islak döşekte kıvrılmış,4 bir yanı açık olan yerde yatıyormuş. Ne kadar acı bir durum. Bunun üzerine babam gittiğinde (yeni haber verilmişti) üşüdüm demiş. Babam da dayanamamış,bizim alttaki dükkana yatırdı kendisini.

Ayıp olmasın ama kendisi yoksulluktan aklından olacak dereceye gelmiş,yani hafif sallantıları oluyormuş babamın dediğine göre. Ama bence gayet iyi,babamın anlattıklarına göre. Neyse şimdi bizim altımızdaki dükkanda kalıyor ama hep de orada kalacak değil.
Ne yapalım anlayamadım.

Orada kalsın,başımla beraber,ne olacak sonuçta ama bizim de her an evi verme gibi planlarımız var. Babam yeğenlerini falan aradığında salak salak davranıyorlarmış.

Çok kötüyüm,o aşağıda belki keyfi çok rahat ama ben yine de onu düşünüyorum.
Babam eski yattığı yere göre orası villa diyor,bir de ısınsın diye karşısına ufo koymuş canım babam :) Rahatı yerindeymiş şimdi. Isındım diyormuş,rahatlamış.

Çok üzülünce biraz kasıyorum yazıda. Çok üzüldüm gerçekten. Ne yapmalı?


19 Nisan 2010 Pazartesi

İçimde bir buruk acı var!


Bugün sevgili annem ve yeğenim evdeki "Pamuk" adlı kuşumuzu uçurmayı başarmışlar.
Önceleri onu pek sevmesem de sonradan canım gibi bağlandım.
Şimdi ise çok özlüyorum onu ...

Daha fazla yazamıyacağım,çünkü gözyaşlarımı tutamıyorum.

İnşallah geri gelirsin be pamuk :(

17 Nisan 2010 Cumartesi

Başarısızlıklar Silsilesi


Başarısızlıklar Silsilesi

Neden böyle bir başlık attın diyebilirsiniz,çekinmeyin. Lakin gerçekten hayatta karşıma çıkan başarısızlıklar ve aşamadığım engelleri yazıp sizlerden öğütler,kısa kısa nasihatler almak istiyorum.

Neden Başaramıyorum?

Bu yazarın sahibesi sevgili yazar hanım neden başaramıyor? Bunun en büyük sebebi "üşengeçlik" , diğer bir sebebi ise "beyni kandıramama" durumu...

"Üşengeçlik" hakkında gerçekten yapacak birşey bulamıyorum,çünkü bu bir hastalık. Birşeyler planlayıp planlayıp ertesi gün üşengeçlik yüzünden yapamıyorum. 2 adım atmak zor geliyor bana. Evet kabul ediyorum ben çok üşengeçim.

"Beyni kandıramama" durumunu ise şu şekilde açabilirim;

Eğer birşeylerde başarılı olmak istiyorsanız fakat toplum buna inanmıyor ve sizin benliğinizde inananmama dürtüsü oluşturuyor fakat siz buna inanmak istiyorsanız olay beyni kandırmaktan geçiyor. [Çok geçişli cümle :D]

Beyni kandırma meselesi bazı durumlarda çok işime yarıyor fakat buna çok ihtiyacım olduğu dönemlerde pek bir işe yaramıyor.

Dün Astral seyahate çıkmak için beyni kandırmak gerekiyordu. Yapamadım,uyumuşum!

Bir diğer mesele ise tezcanlılığım. O daldan o dala sıçrayıp,bu konu yüzünden çok kurs bırakmışlığım var. Hemen sıkılıveriyorum.
Siz bana bu iş 2 gün içinde bitecek ama mükemmel olacak deyin yaparım, lakin siz bana bu iş 1 ay içinde bitecek yavaş yavaş yapılacak ve mükemmel olacak deyin o iş çok vasat olur. Anlatmak istediğim tam da bu...

Hayır tamam biliyorum,herşeyin farkındayım,ukalalık olacak kahretsin ama çok da zekiyim elhamdülillah :P

Ama yok,bir işte tutunamıyorum.
Takı,saz,telekinezi,hidrokinezi,makyaj,saç gibi daldan dala zıpladığım için bir konuda tutunup blog yazmam da imkansız oluyor,çat pat idare ediyorum.

Ah,bir de takıntılar konusu var ki ona hiç girmiyeceğim :)
İyi geceler,rüyanızda beni görün ...



00.35 - 00.41

15 Nisan 2010 Perşembe

Ata'm!


1-Che Guevara, 1967 yılında Bolivya’da yakalanıp öldürüldüğünde sırt çantasından; “Atatürk’ün Büyük NUTKU’nun” çıktığını...”
2- Fidel Castro nun:12 Mayıs 1961 tarihinde Havana'da görevli genç Türkiye diplomatı Bilal Şimşir'den ABD NİN BİLGİSİ OLMAMASI şartıyla "Atatürk'ün Büyük Nutuk Kitabını" istediğini... Ve: "Devrimci M.Kemal ATATÜRK varken, Türk gençleri neden kendilerine başka önder arıyorlar?" dediğini,
3- 1935'teki Uzun Yürüyüş öncesinde Şankay Meydanı'nda toplanan binlerce Çinliye seslenen Mao'nun ilk sözlerinin : "Ben, Çin'in Atatürk'üyüm. ."olduğunu,
4- Yunan başkomutanı Trikopis`in, hiçbir zorlama ve baskı olmadan her Cumhuriyet bayramında Atina'daki Türk büyükelçiliğine giderek, Atatürk`ün resminin önüne geçtiğini ve saygı duruşunda bulunduğunu,
5- 1938'de, General McArthur'un en zor, en problemli, en buhranlı döneminde,danışman, senatör ve bakanlarından oluşan yüz yirmiden fazla kişiye; "Şu anda hiçbirinizi değil, büyük istidadı ile Mustafa Kemal'i görmek için neler vermezdim" dediğini,
6- 1938'de Ata`nın ölümünde Tahran gazetesinde yayınlanan bir şiirde;"Allah bir ülkeye yardım etmek isterse, onun elinden tutmak isterse başına Mustafa Kemal gibi lider getirir" denildiğini veee..
7- 2006'da ise AB Uyum yasaları gereğince devlet dairelerinden Atatürk resimlerinin kaldırılmasının istendiğini, biliyor muydunuz?

AB'ye kafam girsin!

14 Nisan 2010 Çarşamba

Kısa kısa.


Bu afişi gördüğümde bir mutlu son daha olacak ama önümüze yeni çizgi filmler çıkıcak bunun sonucunda diye sevindim. Çünkü şirek sıkmaya başladı artık. Hep aynı hikayeler falan :)
Ama ne olursa olsun çocuk ruhum ağır basıyor ve izliyorum. İzledikten sonra da büyük bir keyif alıyorum. Psikopat mıyım neyim?

-Psi-Ball yapabiliyorum. İnanılmaz zevkli bir olay. Ah o psi-ball'ı bi' fırlatmayı öğrensem :)

-Ruhsal dünyamda yolculuğa çıktım. "Yapamam" demiyorum artık... Özellikle kendi içimdeki hastalıklara karşı. Şu yaptığım zamanla bir etkili olsun,sizlere de anlatıcam nasıl yaptığımı. Duru görünüz olucam sizin :) Şifa dağıtıcam :)

-Psi-wheel'i yaptım fakat, pek kasamadım. Bir kere oldu,ondan sonra tık yok :D Zaten kolaymış ki :P

*Not: Bütün terimleri internetten tek tek araştırabilirsiniz. Ki sırf bunun için yazmadım. Ruhsal yolculuğa çıkmak isterseniz diye :P


-Vay,şimdi bir video seyrettim,nasıl atılacağını da öğrenmiş bulundum.
Neyse efendim :)
Şimdilik yazacaklarım bu kadar,iyi geceler diliyorum hepinize :)

23.40


10 Nisan 2010 Cumartesi

Inglot Freedom Shadow 2


Yine Inglot'tan alınan mavi ve pembe farları tanıyacağız bugün :)


Renkleri olduğu gibi yansıtmaya çalıştım. Flaşın yansıması olmasaymış birebir olacakmış,öyle düşünün :)

Pembe far kesinlikle koyu bir pembe. Halk arası tabiriyle "çingene" pembesi bir renk. Sedefli bir far. Yapısı gayet güzel,far fırçasıyla çok uyumlu,güzel dağıtılıyor :)
Renk : 755S2

Mavi Far mavi yazının renginde bir far... Pembe için söylediklerim bunun için de geçerli... Bu da sedefli bir far,içinde hafif ışıltıları var.
Ayrıca ikisi de çok kalıcı...
Sarı far gibi ;)
Renk: 431

Swatch'ları ise şöyle :)


Takipte kalın :)

Aslı:)
14.30

Inglot Freedom Shadow :)


Merhabalar :)
Uzun bir aradan sonra sizlere çok önce aldığım Inglot paletimdeki sarı farı yani 768S6 numaralı farımı tanıtmak istiyorum ...
Inglot'taki indirimden almıştım 5.5 Tl'ye... Gerçekten bu kalite için komik bir fiyat.

Farımızın içinde çok güzel ve çok hafif ışıltılar var resimden de anlaşıldığı üzere :)
Farın boyutu çok devasa görünmüş fakat farım 1 TL'nin köşelisi olarak düşünülebilir hiç almayanlar için :)

Dün swatch almak için elimin üzerinde denedim ve yıkamadım :)
Sabah kalktığımda hala yerli yerindeydi :)
Ben bunu çok sevdim:)
Şimdi paletimdeki parçalanmayan diğer renklerimi de tanıtıp sabunlara geçeceğim :)
Takipte kalın :)